Stellantis Grubu, dünyanın ilk tam elektrikli muscle car’ı olan yeni nesil Dodge Charger’ı 2025 yılında Avrupa ve Ortadoğu pazarlarında satışa sunmaya hazırlanıyor. Ancak, yüksek gümrük vergileri ve karmaşık mevzuatlar nedeniyle bu ikonik model Türkiye’ye gelemiyor.
Bu durum, yerel pazar dinamiklerini etkileyerek ithalat ve satış stratejilerinin yeniden değerlendirilmesini gerektiriyor. Sonuç olarak, yüksek vergi ve mevzuat engelleri aşılmadan Türkiye pazarında bu modelin yer alması mümkün görünmüyor.
Türkiye’ye Gelmeme Nedenleri
Ek Gümrük Vergileri
Türkiye, ABD menşeli araçlara %70’e varan ek gümrük vergileri uygular. Bu yüksek vergiler, Dodge Charger’ın maliyetini astronomik seviyelere çıkarıyor. Aracın Türkiye’ye ithalatını neredeyse imkânsız hale getirir.
Mevzuat ve Servis Ağı Zorunluluğu
Türkiye’deki yasal düzenlemeler, Dodge Charger’ın pazara girişini zorlaştırır. Marka, Türkiye’de 7 bölgede 20 servis noktası oluşturmak zorunda kalır. Bu zorunluluklar, Dodge’un yerel operasyonlarını ciddi anlamda kısıtlar.
Vergi Yükü
İthal edilen araç, %60 ÖTV dilimine tabi olur. Bu vergi yükü, Dodge Charger’ın fiyatını Avrupa ve Ortadoğu’daki rakiplerine yüksek hale getiriyor. Dolayısıyla rekabet gücünü azaltır.
Bir Umut: Gümrük Vergilerinin Kaldırılması
Türkiye’nin ABD ile ticari ilişkilerinde, Trump yönetimi döneminde uygulanan ek vergilerin kaldırılması olasılığı söz konusu. Eğer bu vergiler kaldırılırsa, Dodge Charger’ın Türkiye’ye ithalatı kolaylacaktır. Ancak mevcut şartlar altında, Türkiye’deki muscle car tutkunları bu ikonik aracı yalnızca yurtdışında görecektir.
Elektrikli Muscle Car Çağı
Yeni nesil Dodge Charger, klasik Amerikan kaslı araç karakterini korurken tamamen elektrikli bir sürüş deneyimi sunar. Stellantis, hem 2 kapılı hem de 4 kapılı versiyonlar üretmeyi planlar. Bu seri, 2025 itibarıyla Amerikan otomobil geleneğini elektrikli çağla harmanlayarak global pazarda fark yaratmayı hedefler.
Sonuç
Sonuç olarak, Dodge Charger 2025’te Avrupa ve Ortadoğu’da büyük ilgi görürken, Türkiye’deki yüksek gümrük vergileri, karmaşık mevzuatlar ve ağır vergi yükü nedeniyle ülkemize ulaşamıyor. Bu engeller, Türkiye’deki elektrikli araç ve muscle car tutkunlarının bu eşsiz aracı sadece yurtdışında görmesine neden oluyor. Gelecekte ticari ilişkilerde yapılacak düzenlemelerle, bu durumun değişmesi umut edilebilir.